Dünyanın son büyük Shakespeare uzmanı olan Harvard hocası Stephen Greenblatt (d.
1943), kendini “uzmanlık” alanına hapsetmeyip, edebiyat dediğimiz dalın hayatlarımıza
nasıl nüfuz ettiğini, yaşama ve düşünme biçimlerimizi nasıl değiştirdiğini anlamaya
çalıştı. Ele aldığı her bir dönem ve konu hakkında, olabilecek tüm kaynaklara ulaşmaya
çalışarak hem olgusal olarak “doğru”ya en yakın bilgileri içeren, ama üslubuyla da birer
entrika romanı akıcılığı sunan kitaplarıyla, tarihsel çalışmalarda yeni bir çığır açtı.
Yayın hayatına soktuğu Representations dergisiyle yeni tarihselcilik akımını başlatan
Greenblatt, hakkında bildiğimiz şeylerin sayısının bir elin parmağını geçmediği Shake-
speare’in olağanüstü bir biyografisini, “kültürel enerjinin dolaşımı” adına verdiği bir
süreçle açıkladı.
Greenblatt’ın bu metni, bize, edebiyatın estetik bir dal haline gelmek üzere olduğu
dönemin (“letters”, yani “harfler”den “belles-lettres”e, yani “güzel harfler”e giden süre-
cin) ayrıntılarını sunuyor. Ve edebiyatın, aslında, temelde, sınıfsal bir mesele olduğunu
ve bu yüzden de, toplumun katmanları arasında neden yaygınlaştığını gösteriyor: Hatta
daha da ileri gidiyor ve edebiyatın, bir zamanlar, ölüm-kalım meselesi olmuş olduğunu
ileri sürüyor.